Yapay zeka, günlük hayatta kullanmayanlar için film yapımlarına ya da bilim kurgu kitaplarına özgü bir kavram gibi görünüyor. Ancak gerçek şu ki, yapay zeka giderek daha fazla hayatımızın içinde dahil olan ve neredeyse asırlık bir kavram.
1980li yılların başında World Wide Web’in, 90’ların başında Google’nin, 2000’lerde de Bitcoin’in ortaya çıkışını görmek ne kadar ütopikse şimdilerde de yapay zeka uygulamalarındaki yenilikleri anlamaya çalışmak bir o kadar zor.
Basılı yayından dijital medyaya, günümüzde yapay zekanın şekillendirdiği eşi benzeri görülmemiş bir hızla ilerliyoruz. İnsan benzeri tepkilerle hareket eden, cep telefonlarında ve hoparlörlerde pratik işlevlerle sesli isteklere cevap verebilen yapay zeka araçları, dünya çapındaki şirketlerin odak noktası haline geldi.
Yapay zekanın yolculuğu, antik mitlerdeki yeni ortaya çıkan ipuçlarından günümüzün karmaşık algoritmalarına kadar olağanüstü bir yol kat ederek fantastik bir kavramdan, gerçekliğe dönüşmüştür. Bu yazımızda zamanda geriye doğru gidiyoruz ve yapay zeka evriminin sürükleyici hikayesini okuyoruz. Keyifli okumalar.
Yapay Zeka Nedir?
OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü), bir yapay zeka sistemini şu şekilde tanımlamaktadır: “Makine tabanlı bir sistem olan bir YZ sistem, belirli bir dizi hedef için tahminler, öneriler veya kararlar gibi bir çıktı üretir ve bunun sonucunda çevreyi etkileyebilir. Bu sistem, makine ve/veya insan tabanlı veri ve girdileri kullanarak gerçek ve/veya sanal ortamları algılar, bu algıları manuel veya otomatik (makine öğrenimi gibi) analiz yoluyla modellere soyutlar ve elde edeceği sonuçlar için model çıkarımını kullanarak seçenekleri formüle eder. Yapay zeka sistemleri, farklı seviyelerde özerklik için tasarlanmıştır.” (OECD, 2019)
Kısacası yapay zeka, insan zekasını taklit etmeyi amaçlayan, makinelerin deneyimlerden öğrenmesini, yeni girdilere uyum sağlamasını ve geleneksel olarak insan müdahalesi gerektiren görevleri yerine getirmesini sağlayan bir bilgi işlem paradigmasıdır. Yapay zekanın temelinde bilgiyi anlayabilen, öğrenebilen ve uygulayabilen, böylece insan yeteneklerini genişleten ve rutin görevleri otomatikleştiren sistemler vardır.
Yapay zekanın ne olduğu hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu yazımızı okuyabilirsiniz.
Yapay Zekanın Tarihi
“Yapay zeka” fikri binlerce yıl öncesine, yaşam ve ölüm meselelerini ele alan eski filozoflara kadar uzanıyor. Antik çağda mucitler, “otomat” adı verilen, mekanik olan ve insan müdahalesinden bağımsız hareket eden araçlar yaptılar. Yıllar sonra, en ünlü otomatlardan biri 1495 yılında Leonardo da Vinci tarafından yaratıldı. O zamandan bu yana yapay zeka kavramı, yüzyıllar boyunca en parlak beyinlerden bazılarının ortaya koyduğu felsefi ve bilimsel temellerle birlikte gelişti ve aşina olduğumuz günümüz yapay zekasının yolunu açtı.
Yapay Zekanın Temeli
1900'lerin başında, yapay insanlar fikrine odaklanan birçok makale yazıldı. Öyle ki her türden bilim insanı şu soruyu sormaya başladı: Yapay beyin yaratmak mümkün mü? Hatta bazı yaratıcılar, çoğu nispeten basit olmasına rağmen, şu anda "robot" dediğimiz şeyin bazı versiyonlarını bile yaptılar. Bunlar çoğunlukla buhar gücüyle çalışıyordu ve bazıları yüz ifadeleri yapabiliyor, hatta yürüyebiliyordu.
- 1921: Çek oyun yazarı Karel Čapek Rossum'un “Evrensel Robotlar” adlı bilim kurgu oyununu yayınladı. Oyunda, robot adını verdiği “yapay insanlar” fikrini ortaya koydu. Bu, kelimenin bilinen ilk kullanımıydı.
- 1929: Japon profesör Makoto Nishimura, “Gakutensoku” adlı ilk Japon robotunu yaptı.
- -
- 1949: Bilgisayar bilimcisi Edmund Callis Berkley, yeni bilgisayar modellerini insan beyniyle karşılaştıran “Dev Beyinler veya Düşünen Makineler ” kitabını yayınladı. Kitabında, makinelerin giderek büyük miktardaki bilgiyi hız ve beceriyle işleme kapasitesine sahip olduğunu belirtti.
Yapay Zekanın Doğuşu: 1950-1959
Yapay zekanın fark edilebilir bir çalışma alanı olarak doğuşu 1950'lerin başında gerçekleşti. Bu döneme İngiliz matematikçi ve mantıkçı Alan Turing'in çalışmaları damgasını vurdu.
- 1950: Alan Turing, 1950 yılında, Turing Testi olarak bilinen makine zekası kavramını tanıttı. Test, bir makinenin insanınkine eşdeğer veya ondan ayırt edilemeyen akıllı davranış sergileme yeteneğini değerlendirmek için tasarlandı. Turing'in fikirleri yapay zekanın bilimsel bir disiplin olarak gelişmesine zemin hazırladı.
- 1952: Bilgisayar bilimcisi Arthur Samuel, dama oynayan bir bilgisayar programı geliştirdi; bağımsız olarak oyun oynamayı öğrenen ilk program oldu.
- 1956: 1956'daki Dartmouth Konferansı, yapay zekanın bir alan olarak doğuşu olarak kabul edilir. John McCarthy, Marvin Minsky, Nathaniel Rochester ve Claude Shannon tarafından düzenlenen konferans, sinir ağları ve akıllı davranışın otomasyonu ile ilgilenen araştırmacıları bir araya getirdi. "Yapay Zeka" terimi bu konferansta ortaya atıldı ve benimsendi.
-1958: John McCarthy, yapay zeka araştırmalarında popüler bir programlama dili olan Lisp'i geliştirdi.
Yapay Zekanın Olgunlaşması: 1959-1979
“Yapay zeka” tabirinin ortaya çıktığı tarihten 1980’lere kadar geçen süre, yapay zeka araştırmalarının hızlı bir şekilde geliştiği bir dönem oldu. Günümüzde kullanılmaya devam eden programlama dillerinden, robot fikrini araştıran kitap ve filmlere kadar, yapay zeka hızla ana akım bir fikir haline geldi.
- 1959: Arthur Samuel, "makine öğrenimi" terimini ortaya attı.
- 1961: George Devol tarafından icat edilen endüstriyel robot Unimate, New Jersey'deki General Motors montaj hattında çalışan ilk robot oldu. Arabalardaki kalıp muhafazalarını ve kaynak parçalarını (insanlar için tehlikeli kabul edilen) taşımakla görevlendirildi.
- 1965: Edward Feigenbaum ve Joshua Lederberg, insanların düşünme ve karar verme yeteneklerini kopyalamak için programlanmış bir tür yapay zeka olan ilk "uzman sistemi" yarattılar.
- 1966: Joseph Weizenbaum, insanlarla konuşmak için doğal dil işlemeyi (NLP) kullanan sahte bir psikoterapist olan ilk chatterbot’u (daha sonra chatbot olarak kısaltıldı) ELIZA'yı yarattı.
-1973: James Lighthill adındaki uygulamalı matematikçi, Britanya Bilim Konseyi'ne bir rapor verdi. Yapay zekadaki ilerlemelerin bilim insanları tarafından vaat edilenler kadar etkileyici olmadığının altını çizdi. Bu da İngiliz hükümetinin yapay zeka araştırmalarına yönelik desteğinin ve finansmanının azalmasına yol açtı.
-1979: James L. Adams, 1961 yılında otonom aracın ilk örneklerinden biri olan The Standford Cart'ı yarattı. Araç, 19'79'da sandalyelerle dolu bir odada insan müdahalesi olmadan başarılı bir şekilde hareket etti.
Yapay Zeka Patlaması: 1979-1987
1980'lerde yapay zekaya yönelik hızlı bir büyüme dönemi yaşandı ve bu dönem "Yapay zeka patlaması" olarak adlandırıldı. Bu dönemde, hükümetler araştırmalar için finansman sağladı. Derin öğrenme teknikleri ve uzman sistem kullanımı daha popüler hale geldi.
- 1980: XCON olarak bilinen ilk uzman sistem ticari pazara girdi. Müşterinin ihtiyaçlarına göre bileşenleri otomatik olarak seçerek bilgisayar sistemlerinin sipariş edilmesine yardımcı olmak için tasarlanmıştı.
- 1981: Japon hükümeti Beşinci Nesil Bilgisayar projesine 850 milyon dolar ayırdı. Amaçları çeviri yapabilen, insan dilinde konuşabilen bilgisayarlar yaratmaktı.
- 1984: Yapay Zekayı Geliştirme Derneği (AAAI), fon ve ilginin azalacağı ve araştırmayı önemli ölçüde zorlaştıracağı bir yapay zeka kışının yaklaştığı konusunu duyurdu.
- 1986: Mercedes-Benz, Ernst Dickmanns'ın yönetimi altında kameralar ve sensörlerle donatılmış sürücüsüz bir minibüs üretti ve piyasaya sürdü. Başka hiçbir engelin veya insan sürücünün olmadığı bir yolda 55 mil/saate kadar hız yapabildi.
AI kışı: 1987-1993
1980'lerin sonu ve 1990'ların başı, genellikle yapay zeka kışı olarak adlandırılan bir hayal kırıklığı dönemine işaret ediyordu. AAAI'nin uyardığı gibi, bir Yapay Zeka Kışı gerçekleşti. Fon kesintilerine ve yapay zeka araştırma ve geliştirmesinde genel bir durgunluğa yol açtı. Hem özel yatırımcılar hem de hükümet, yapay zekaya olan ilgilerini kaybettiler ve yüksek maliyet ve görünüşte düşük getiri nedeniyle finansmanlarını durdurdular.
Yapay Zekanın Yeniden Canlandırılması: 1993-2011
Yapay zeka kışı sırasında finansman eksikliğine rağmen, 90'lı yılların başlarında, dünya şampiyonu bir satranç oyuncusunu yenebilecek ilk yapay zeka sisteminin tanıtılması da dahil olmak üzere, yapay zeka araştırmalarında bazı etkileyici ilerlemeler kaydedildi. Yapay zekaya olan ilgideki artış, araştırma finansmanlarının da artmasını sağladı ve bu da daha fazla ilerleme kaydedilmesine olanak sağladı.
- 1997: IBM tarafından geliştirilen Deep Blue, dünya satranç şampiyonu Gary Kasparov'u yenen ilk program oldu.
- 1997: Windows, Dragon Systems tarafından geliştirilen bir konuşma tanıma yazılımı yayınladı.
- 2000: Profesör Cynthia Breazeal, yüzüyle duyguları tanıyabilen ve simüle edebilen bir robot olan Kismet'i geliştirdi. Gözleri, dudakları, göz kapakları ve kaşlarıyla insan yüzü gibi yapılanmıştı.
- 2002: İlk Roomba piyasaya sürüldü.
- 2003: NASA, Mars'a iki gezici indirdi ve bunlar insan müdahalesi olmadan gezegenin yüzeyinde gezindiler.
- 2006: Twitter, Facebook ve Netflix gibi şirketler, reklam ve kullanıcı deneyimi (UX) algoritmalarının bir parçası olarak yapay zekayı kullanmaya başladı.
- 2010: Microsoft, vücut hareketlerini izlemek ve bunu oyun yönlerine dönüştürmek için tasarlanan ilk oyun donanımı olan Xbox 360 Kinect'i piyasaya sürdü.
- 2011: Watson adlı soruları yanıtlamak üzere programlanan bir NLP bilgisayarı, televizyonda yayınlanan bir oyunda iki eski şampiyona karşı Jeopardy'yi kazandı.
- 2011: Apple, ilk popüler sanal asistan olan Siri'yi piyasaya sürdü.
Yapay Genel Zeka: 2011'den Günümüze
İçinde bulunduğumuz on yıl, yapay zeka inovasyonu açısından son derece önemli oldu. 2010'dan itibaren yapay zeka günlük hayatımıza yerleşti.
- 2012: Google'dan iki araştırmacı (Jeff Dean ve Andrew Ng), etiketsiz resimler ve arka plan bilgisi göstermeden kedileri tanıyacak bir sinir ağını eğitti.
- 2014: Microsoft, Siri'ye benzer bir sanal asistan sürümü olan Cortana'yı piyasaya sürdü.
- 2014: Amazon, kişisel asistan olarak işlev gören akıllı hoparlörlere dönüşen bir ev asistanı olan Amazon Alexa'yı yarattı.
- 2015: Elon Musk, Stephen Hawking ve Steve Wozniak, dünyanın hükümet sistemlerine, savaş amacıyla otonom silahların geliştirilmesini yasaklayan açık bir mektup imzaladı.
- 2016: Hanson Robotics, ilk "robot vatandaş" olarak bilinen ve gerçekçi insan görünümüne sahip, duyguları kopyalama ve iletişim kurma becerisine sahip ilk robot olan Sophia adında insansı bir robot yarattı.
- 2017: Google DeepMind'ın Go masa oyununu oynayan bir bilgisayar programı olan AlphaGo, çeşitli (insan) şampiyonları yendi.
- 2018: Alibaba dil işleme yapay zekası, Stanford okuma ve anlama testinde insan zekasını geride bıraktı. Alibaba dil işleme, "100.000 soruluk bir sette 82.30'a karşı 82.44" puan aldı.
- 2018: Google, transfer öğrenimini kullanarak çeşitli doğal dil görevlerinde kullanılabilen ilk "çift yönlü, denetimsiz dil temsili" olan BERT'i geliştirdi.
- 2020: OpenAI, kod, şiir ve benzeri diğer dil ve yazma görevlerini oluşturmak için derin öğrenmeyi kullanan bir model olan GPT-3'ün beta testine başladı.
- 2021: OpenAI, görüntüleri doğru altyazılar oluşturmaya yetecek kadar işleyebilen ve anlayabilen DALL-E'yi geliştirerek yapay zekayı görsel dünyayı anlamaya bir adım daha yaklaştırdı.
Gelecek Ne Gösterir?
Şimdi günümüze döndüğümüze göre muhtemelen aklınızda doğal bir soru var: Peki yapay zeka için bundan sonra ne olacak?
Geleceği hiçbir zaman tamamen tahmin edemeyiz. Ancak birçok önde gelen uzman yapay zekanın olası geleceği hakkında konuşuyor, böylece bilinçli tahminler yapabiliyoruz. Yapay zekanın her büyüklükteki işletme tarafından daha fazla benimsenmesini, daha fazla otomasyonun eşit ölçüde işleri ortadan kaldırıp yaratması nedeniyle iş gücünde değişiklikler, daha fazla robot teknolojisi, otonom araçlar görmeyi bekleyebiliriz. Yapay zeka ve yapay zeka mühendisliğinin geleceği hakkında daha kapsamlı bir yazı okumak istiyorsanız bu yazımıza mutlaka bir göz atın.